11 Ağustos 2011 Perşembe

Ege Akdeniz Turu 4. Gün

Turumuz boyunca her gün erken kalktık; ancak bugün kalkarken daha bir erken daha bir dinçtik. Biliyorduk ki göl ve kano keyfi bizi bekliyordu. Uyanır uyanmaz gölün yolunu tuttuk. Göl, gecenin serinliği ile biraz serinlemiş olsa da oldukça keyifliydi. Göl sefasından sonra; Kral Mezarları karşısında ve göl başında bir kahvaltı bizi bekliyordu. Kahvaltının ardından odamıza döndük. Gitme vakti gelmişti, yollar ve arabamız bizi bekliyordu. Dalyan’dan ayrılmak zor oldu; listenin başında Gümüşlük’ün yanına adını yazdık ve bir gün geri dönmek üzere Dalyan’a veda ettik. Dalyan’dan sonra yol üstünde Göcek’e uğradık. Göcek doğal olarak güzel; ancak bizi pek cezbetmedi. Göcek’te bir kaç fotoğrafın ardından yola devam ettik.

Göcek'te Bir Marina

Yollar gitmekle bitmez malum yeni durağımız Fethiye’ydi; ancak biz burda da durmayıp Ölüdeniz’e devam ettik. Öldüneniz etrafında öğlen saati olduğundan bir araba turu yapıp çevre güzelliklerini görmeye çalıştık. Kayaköy’e gitmeye karar verdik. Biraz uzak ve çok rahat bir yol olmasa da terk edilmiş bu taştan köyü görmekte yarar var. Köpek tarafından kovalanıp çeşitli tehlikeler atlatsak; hatta biraz canımız sıkılsa da deniz vakti gelmişti.

Kayaköy'den Bir Kare

Hemen Ölüdeniz’in yolunu tuttuk. Bu kadar gelmişken tabii ki Milli Park’a girmeliyiz. Milli Park’ta ve Ölüdeniz’in müthiş turkuaz denizinde 4 saatten fazla süre geçirmişizdir. Biraz taşlık bir kumsalı olsa da muazzam deniz yanında lafı bile olamaz. Milli Park’ın kapanmasına yakın çıktık ve kendimize gece için yer aramaya başladık. Ölüdeniz’in sahil kesimi küçük bir yer: Basitçe ana caddenin ön ve arka tarafı olarak adlandırabiliriz. Ön tarafta Milli Park, çarşısı, bu çarşıda bir çok dükkan, evler ve pansiyonlar var. Arka tarafta ise sadece pansiyonlar ve evler var. Biz kendimize arka tarafta bir yer beğendikten sonra arabayı orada bırakıp sahil kenarında biraz dolandık. Bu sırada güneşi batırmak için ilerlerde güzel bir yer olup olmayacağını düşündük ve tekrar arabaya döndük. Güneşin batışını görebileceğimiz bir yer ararken Ölüdeniz’den uzaklaştığımızı ve bir yer bulamadığımızı fark ettik. Geri dönerken caddenin ön kısmından girip arabayla dolanmaya karar verdik bu sırada denize 200 metre uzaklıkta güzel park edecek bir yer bulunca bu fırsatı kaçırmadık. Arabadan aldığımız sandalyelerimiz ve yemeklerimiz ile deniz kenarında güzel bir akşam yemeğinin ardından internetimize de girebildik. İnsanlardan haber almak ve onlara haber verebilmek günü en önemli saatlerinden bir tanesi bizim için. Haber alıp verme işleminden sonra aydınlıkta bulduğumuz yere doğru yol alırken ara sokaklarda daha güzel bir yer beğendik ve burada uyumaya karar verdik. Ölüdeniz’in keyifli sokaklarından birinde arabamız içinde uykuya daldık.

Milli Park Yanındaki Paraşüt İniş Alanı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder